1 Eylül 2013 Pazar

Bakici mevzuları

Ben mi şanssızlık yasıyorum yardımcı konusunda yoksa hep bir arıza olur mu bilemiyorum artık ama bebeklerime dünyadaki 4. aylari bitmeden yeni birinin dokunacak olması fikri bile çok sinir bozucu, nihai kararı vermeden bu sefer daha sabırlı davranacağım. 31 yaşındaki yardımcım evde inleye inleye dolaşıyor, ben hastalıktan anlamayan bir insan değilim; ama ayın yarısı böyle geçince oldukça sinir bozucu oluyor. Bu kadar inleyen birinden nasıl iş yapmasını istersiniz ya da gece kalkması için gonul rahatlığı ile çağırıp yardım isteyebiliriniz ki; ki benim ihtiyacım bu. Devamlı neresinde ağrısı olduğundan ve hangi ilacı aldığından bahsediyor. Temiz ve düzenli olmasa ve tabii bebeklerimi sevmese coktan konusurdum ama şimdilik bekliyorum. Başka seyler olmuyor mu oluyor, mesela bir ara devamlı ne yapacağımı söylemeye çalışıyordu ki kibarca cok uyardım, sanırım ise yaradı. Konuşması bir ilginç, rica etmeyi bilmiyor, örnek 'Burcin Hanım karpuz al':)) Bebeklerle bebek gibi konuşuyor, ki hiç hoşlanmam ve onların konuşmayı öğrenmesinde düzgün konuşulmasının etkisi olduğunu düşünüyorum. Sebeplerini anlatarak, düzgün telaffuzun etkisini açıkladım, düzeltti konuşmasını.
Bir baktım devamlı benim iPad i alıp duruyor, kahvaltı yapıyor önünde iPad im. Özel eşyalarımın kullanılması konusunda cok hassas olduğum için ne olursa olsun sorulmasını, izin alınmasını  bekliyorum. Salondaki beyaz koltuklara bagdas kurup ayağını koyunca kibarca uyarmak zorunda kaldım, ki hiç hoşuma gitmez böyle seyleri dillendirmek. Bir baktım bebeğin havlusunda camasir suyu lekesi, bu nerden diyince banyoyu yıkamış o zaman sıçramış; ve öğreniyorum ki bebeğin maşrafasini da camasir suyu ile yıkamış. Temiz olsun diye iyi niyetten yaptığına eminim, ama bu tür bebege zararı olabilecek hareketler beni endiselendiriyor.
Esimle dışarı yürüyüşe çıktığımızda bebek arabalarının birini o birini ben alırım, bizim yardımcıdan istemek zorunda kalıyorum her seferinde bebeğimin arabasını, söylemesem vermeye niyeti yok; ben ise 'Bütün gün evde olan bu kadın dışarı çıkınca kendi bebeğinin arabasını sürmek isrter' diye düşünmesini bekliyorum.
Bir gün bebeklerin kiyafetlerinin ütüsünü  yaparken 'Bana bir şey olursa ikizlere kim bakar' diye ağlamış,bunu bana anlatırken de gözleri doluyor. 'Deli misin, daha ne istiyorsun, cocuklarını seviyor  iste' diyebilirsiniz, ama aşırılık insanı tedirgin ediyor. Bir baktım bir gun bana kendi bebeğim ile ilgili akıl veriyor,oglan beşiğinin böyle sallanmasindan hoşlanır diye, şakayla uyardım tabii.
Yazlıkta olduğumuz için bebekleri 5 haftadır göremeyen ablama bebekleri vermek istemiyor, oglan kucak sevmiyor diyerek. Ablamla 40 gün beraber baktık biz bebeklere diyip, kibarca uyarıyorum yine. Yani günlerim kırmadan uyarmaya çalışmakla geçiyor. Ben saat 10 da kalksam 10 da kalkar, bir şey demem. Ağrısı olur gider sık sık uyur karışmam. Ama insanın kendini ve sınırlarını bilmesi lazım...
Annem ilk tanıştığından beri sen bu evin kızısın muhabbeti yaptı kızcağıza, neden çünkü annem cok iyi niyetlidir, insanları hemen benimser ve kendisi gibi bilir. Yapma, bak şımartıp beni ugraştıracaksın diyorum, anlamıyor. Kızım kendini rahat hissetsin, cocuklarına da iyi baksın diyor. Öyle degil iste bu iş, vicdanı olan zaten emanet çocuğa iyi bakar. Bana Burçin hanım diye hitab etmesine başından beri müdahale etmedim, biraz mesafeli olmak iyidir diye, bunun ablali ve Burçinli versiyonunu da denediğim için. Sonra öğreniyorum ki annem kıza, 'neden hanım diyorsun, abla desene, Burçin senden çok büyük değil' demiş. Bir kere bunun yaşla bir alakası yok, hem rahatsız olsam ben bana nasıl hitab edebileceğini söylerim. Bunları anneme söyleyip, karışmamasını bilmem kaçıncı kez istedim. Bayram geldi annem tutturdu, elbise al hediye al diye. Yahu maaşını veriyorum, kendi evi gibi rahat neden hediye alayım. Hem alacak olsam nasıl alayım, nereye gidip alayım, kiz hep yanımda. Rahat durmayan annem gidip kıza iki elbise almış.
Yardımcımız kizima daha düşkün, ayrım yapmaması gerektiğini defalarca hatırlattım.
Bir de aile, konu ve komşu sorunlarını anlatma kısmı var ki, beni çok fena darlatıyor. Yıllarca bu tür muhabbetlerden kaçan ben şimdi 7/24 buna maruz kalıyorum. Amcası onu demiş, kadın gelininden hiç memnun değilmiş, falancanın evi hiç düzenli değilmiş, bizim kız düzenlemiş, eski çalıştığı yerde böyle böyle olmuş....Hayatım boyunca okumuşum, gezmişim, dolaşmışım; hayatım şimdi tamamen değişmiş -ki şikayetim yok, iki tatlı bebeğimiz oldu- eve kapanip bir de buna maruz kalmak gerçekten can sıkıcı.
Bu sabahki sn olayımız:
Oğlumu yüzüstü yatırdığımda yanından ayrılmıyorum, ne olur ne olmaz diye, sen dur 10 dk duşa gireyim dedim, baktım ben çıkmadan mutfaktan sesler geliyor, çıktım neden yalnız bıraktın dedim, en a 5 dk dir mutfakta olmasına rağmen şimdi bıraktım diyor. Başına bir şey gelse, kussa nefes alamasa saniyelik olay diye uyarıyorum yine...Bir daha bıraktığımda özellikle uyaracağım bir kez daha demekki.
İyi yönleri yok mu, tabii ki var, ama kötü yönleri benim icin terazinin ağır basan tarafları olmaya başladı bugünlerde. Annenizle, kardesinizle bile uyuşmadiginizdan yabancı biriyle pürüzlerin olması cok normal. Ama terazinin negatif yönlerle dolu tarafı ağırlaşinca dur demeyi bilmek lazım. 
Çok kötü hikayeler duyuyorum, bebeği hirpalayanlar ya da sevgisiz davrananlar; insan yine de şükrediyor, ama bebeklerimin hep en iyisini hak ettiğini düşünüyorum, neden idare edeyim diyorum...

Bir ürün:Medela süt sağma büstiyeri

İkili ya da tekli olmasından bağımsız, süt sağmak zahmeti ve vakit alan bir iş. Bir arkadasim ikizlerini 3 ay sadece sütünü saglara, beslemiş.hangi sebeplerle süt sağıyorum:
Birincisi bebeklerim süt emdikten sonra memede kalan sütü de alıp, memeyi boşaltip daha fazla süt oluşmasını sağlamak için.
İkincisi süt miktarı arz talep meselesi olduğu için talebi arttırıyorum ki arz artsın.
Üçüncüsü memede oluşan sertlikleri çözmek için: bazilarinin memesi dolunca akar, benim akmıyor yer yer sertleşme oluyor. Bu bölge cok sert ve agrılı oluyor.sicak kompres, masaj ve sagma üçlüsü ise yarıyor. Bir memeyi 15 dk sağmak öneriliyor, tekli makinanız varsa 30 dk demek. Ben ikili makinam olduğu halde tek tek sağıyorum, ikisini tutmak zor olduğu için. Slongamom in sitesinde bir resme rastladım ve araştırdım, ellerini serbest bırakacak ve sağmaya yardimcı medela bustiyeryurt dısında bir cok sitede satılıyor. Amazon.com dan 30 dolara alıp, Amerika'dan iste adresime yollattım. Umarım beden bana uyar. Bu ürünü sipariş etmişsen bir de medelanin süt pompası temizleme sabununu aldım.
Artık iki memeyi aynı anda sağarım diye düşünüyorum. 
Su satırları yazdığım saatte emzirme sonrası süt sağıyorum.

28 Ağustos 2013 Çarşamba

Civciv çıkacak gaz çıkacak

Bebekte gaz olması sıkıntılı bir durum. Kırkı çıkmadan gazı zor çıkan kızimizdi, sonrasında ise daha gazli olan erkek oldu. Mama da veriyor olmamın etkisi var muhtemelen. Dr Brown gaz önleyici biberon kullanıyorum, ama oğlanda bana misin demiyor. Hızlı içtiği Icin daha biberonda içerken gaz sorunu yaşıyor, bir yandan icmek istiyor  bir yandan içermediği için kivraniyor, ara verip gazını çıkarıyorum.
Bunun Icin sırtına vurmak yerine , sırtının kucağınıza aldığınızda size gore sag tarafina(mide) aşağıdan yukarı sanki duvar kağıdı yapistirir gibi ovuyoruz, Tracy Hogg un kitabında okudum.  Vurursanız kusarlar diyordu, gercekten bu yontemle sutu çıkarma durdu. Ritmik olarak ziplatarak ve civciv çıkacak gaz çıkacak diye tempo tutarak gazını çıkarmaya çalışıyordum. 6 yaşındaki yeğenimiz Zeynep de sonuna 'gaz çıkmazsa pırt çıkacak' kısmını ekledi.
Sonra gunde  20şer cc den 40 cc rezene cayi veriyorum ve kendim de kimyonlu rezene cayi iciyorum. Bugün ilk defa bir bardak suya bir cay kasığı kimyon koyup ictim. Bence işe yaradı. Soğuk gıdalar tüketmesin anne deniyor, benim tek soğuk yediğim şey dondurma. 
Bebeklerin karınlarını hep sıcak tutuyorum, uzerlerini örttüğümde karin bölgesini iki kat yapıyorum.   Oğlum sabaha dogru gazlaninca kendi yatağıma alıp yuzukoyun yatırıyorum, gözüm üzerinde olarak, birazda sırtını saat yönünde dairesel hareketlerle ovaliyorum. Subsimplex damla kullandım, maalesef işe yaramadı. Biogaia damla kullanıyorum, etkisini tam anlamadim. Bu damlaları her gün aynı saatte kullanmak etkili olmalarının anahtarı diye okudum bir annenin yorumunda.
Dün iki yeni çözüm daha öğrendim ama henüz uygulamadım. Birincisi kimyon: bebeklerin mama suyunu içme suyunu kaynatip dinlendirerek hazırlıyorum. Bu suya biraz kimyon atıp beraber kaynatiyorsunuz, sonra da kimyonunu süzüyorsunuz. Bu kimyonu süzülmüş suyu mama suyu olarak kullanıyorsunuz.
İkinci çözüm muskat(küçük hindistancevizi) ile: aktarda bulabileceginiz muskatin dış kabuğunu biraz eşeleyip, buna anne sütü karıştırarak bebege veriyorsunuz, sonra da normal olarak besliyorsunuz.
Bu iki çözüm de etkili mı bilmiyorum, henüz uygulamadım. Doktorumuza sormadan bir şey uygulamak beni tedirgin ediyor, ya bilmediğim bir yan etkisi varsa diye.
Bu arada bebekler hareket etmeye başladıklarında kendi gazlarını çıkarıyorlarmış zaten, ben bazen bizimkileri yastığın  uzerine göbekleri  gelecek sekilde yatırıyorum yüzükoyun, böyle yapınca gövdelerini kaldırmaya çalıştıkları Icin hareket ediyorlar ve gaz da çıkıyor, ama bu 3. Aydan sonraki bir çözüm.
Benim oğlumun gazının yeme seklinden de etkilendiğini dusunuyorum, cok hızlı be homur homur yediği   icin gaz oluyor. Bu sebeple yediklerimle ve ona vereceklerinde bunu engelleyebilir miyim emin değilim, bu kadar hızlı yerken illa ki hava yutuyor. Daha hareketli olacakları ve kendi kendine gaz çıkaracakları gunleri bekliyorum....
Windsalbe diye bir Alman kremi varmış, bununla Karin bölgesine masaj yapılıyormuş, Almanya'da yaşayan bir arkadasim yakın zamanda gönderecek bu kremi, burda Web'de de buldum, ama ya sahteye diye almak istemedim. 
Aci elma yagi(adacayi yagi) bir cok yerde duydugum okuduğum bir cozum, cok keskin bir yağ olduğu Icin susam yagi gibi bir yayla seyreltilerek kullanılmadı öneriliyor, az miktarda yagi topuk altına suruyormussunuz. Bunu da denemeye cesaret edemedim, yağın ne kadar keskin olduğunu okuyunca.
http://tripibabytips.blogspot.com/ adresinde gaz çıkarma konusunda alternatif çözüm önerileri bulabilirsiniz: ornegin bebeğin bacaklarını çapraz yapıp kundaklama, naneli kompres, beslenmeden sonra su içirmedi gibi.
Bence herkes kendi bebeğinin gaz sorununu giderecek olan yöntemi ancakmdeneyerek bulabilir.umarım ilk denemelerde kendi yönteminizi bulursunuz ki, uzaklıkta çabucak kurtulur bu illetten.

26 Ağustos 2013 Pazartesi

İkiz emzirmek

92 gunlukken Dr kontrolumuzu yaptirdik ve rota asımızı olduk. Dr kakalari yesil olabilir dedi, normali ne renk derseniz safranimsi. Benim Dr a bakmamakta inat eden minik kızım kaka konusunda da inat etti ve 7. Gunün sonunda yaptı kakasini. Hastanenin emzirme odasında tanıştığım cok tatli bir anne, bu konuda bir kac Dr a gittigimi ve 10 güne kadar kaka yapmamalarında bir sorun olmadıgını, bunun cocugun besinleri büyümek Icin kullandığı anlamına geldigimi söylemişler. Ben de bu sefer daha rahat davrandım bu sebeple. Zaten inat kızım Dr un bağırsakları yumuşatsın diye tavsiye ettigi seker ve su bileşenine de inatla karsı çıkıyor. Hele buna bir de oğlana yaptığımız gibi rezene eklersek, kesinlikle almıyor ağzına. Simdi bu damak tadı şimdiden belli olmaya başlayan cadi kızım doğduğundan beri yediği toz mamaya da uyuz olmaya başladı, anne sutu istiyor sadece, onu da biberondan degil memeden istiyor(özellikle göğüs demiyorum, Dr bir ikiz annesinin yazısını okuduktan sonra). Dr um da bu durumda dolu olan gosuslerimdeki sutu kızıma vermemi söyledi. Sanırım oglan bunu duydu ki, o da mamaya uyuz olmaya başladı, artık eskisi gibi bitirmiyor biberondaki mamayı. Simdi diyelim ki oglan kızdan once uyandı ve ac, ben nasıl onu emzirmeyeyim ki. Dr kızı 10 dk bir memede, 10 dk da diger memede tutmamı söyledi. Zaten cok onceden de 20 dk dan fazla memende kalmasın demişti. Bu arada memede oluşum anlamında iki tür sut varmış: memede biriken sut (bu doluluk ve sert göğüs hisse verir) ve o an bebeğin talebi ile olusan sut. İcerik olarak ilk gelen sut daha sulu ve bebeğin susuzluğunu gideren, sonra gelen sut ise daha yagli ve bebeği besleyen sutmus, ama cok sık emziren annelerde, sütün memede bu sekilde ayrışmasına vakit kalmıyormuş, ki bu bence iyi bir şey. İlk gelen sütun içindeki oksitosin hormonu, bebekte uyku hapı etkisi yapıp, emmeye başladıktan bir sure sonra uyumlarına yol acıyormuş. Bu durumda elleri ile oynayıp uyandırın ve emmeye devam etsin diyor; ayakları ile oynanmamalı özellikle belirtilmiş bunları okuduğum kitapta. Bizim bebekler geceleri emmek icin sadece babalari adaya yanımıza geldigi günler aynı anda uyanıyor:))O da uyansın diye sanırım, onun dısında sırayla kalkıyorlar.Bir ikiz annesi bana beraber emzir, yoksa bütün gün emzirirsin demişti, ben bazen beraber bazen tek tek emziriyorum. İkisinin de avantaj ve dezavantajları var. İkizleri aynı anda emzirmek kolay degil, hele de küçük oldukları ilk zamanlarda. Bu sebeple ikiz emzirme yastığı almanızı ve yapmanızı tavsiye ederim. Ben Amerika'dan bir yastık getirttim, keske hamilelikten once varlığından haberim olsaymış da, yastikarla o kadar akrobatik hareketlere gerek kalmasaymis.beraber emzirdiginizde bebeklerin meme ucunu ağızlarına düzgün alamama riski var, nihayetinde tek bebeğin göğsünüze yattığı açi ile yatamiyorlar. Tek tek emzirmek de bütün günü koltukta emzirerek geçirmenize yol açabiliyor. Beraber emzirecekseniz tavsiyem arkası dik orta sert bir kanepede bunu yapmanız, tek kişilik kanepe olmaz eğer genişçe degilse.

19 Ağustos 2013 Pazartesi

Anne sütü arttırmak

Sezeryan ile dogum yapıp hastaneden çıktıktan 1 ay sonra sütümün gercek miktarına gelecegi söylenmişti, ki bu vardığımız miktar uykusuz geceler sonucunda cok da olmadı. Uykunun benim süt miktarım üzerinde cok etkisi olduğunu dusunuyorum. Doktorum artık sütümün bu kadar olacağını söyledi, ama ben yılmadım. Neler denedim: çemen aldım aktardan. Bunu öylesine yemek zor, peynir ve cevizle karıştırıp kahvaltilik yaptım. Cok etkisi oldu mu emin değilim. Yulaf yedim. City farm in organik kuru meyveli yulafini, yogurt ve taze meyve parçaları ile karıştırıyorum, uzerine pudra şekeri de dokuyorum bazen.bugun damla cikolatali denedim. Karamalz malt içeceğinden bir hayli ictim, etkisinden emin olamadım hala. Mamma's milk diye eczanelerde satılan bitkisel bir damla var, bunun da etkisinden emin değilim. Solgar' in brewer's yeast adında bira mayası hapı var, etkisinden emin değilim. Rekolac diye bitkisel özlü bir hap var, su anda bunu kullanıyorum, sanırım etkili. Bunların hiçbirini doktorum önermedi, ben buldum, onun da fikrini aldım tabii. Yulafli, keten tohumlu ve bira mayalı kurabiye yaptık gorumcem ile, bu da etkili olabilir. Kadın dogum doktorum milupa lactamil adlı toz içeceği önermişti, toz seklinde ve hazırlanınca sut olan bir icecek, sütünüzü degil ama sütünüzün kalitesini arttırıyor. Herkesin sütü farklı etkenlele azalır veya artar diye dusunuyorum. Bu yüzden kendi yolunuzu çizmeniz gerekiyor.

14 Ağustos 2013 Çarşamba

İkiz bebek bakimi ve Bakici mevzusu

İkiz hamileliginde son haftalarda oldukça şiştigim Icin hareketlerim ağırlaştı ve bir yardimci bulmaya karar verdik, hem benim hamileliğin son zamanlarında yorulmamı engelleyecek hem de bebekler gelmeden tanıyıp memnun kalmazsak onceden degistirecektik. Cok yakın arkadaslarımızın yanında çalışan yardimcilarinin kardesi başladı 30. Haftamda. Özbek asıllı Türkmen bir kiz, yatılı kalıyor, haftanın bir gunü izne çıkıyor, kendi iki çocuğunu Türkmenistan da bırakmış. Sessiz ve hareketleri cok yavas, fakat cok temiz ve düzenli bir kiz. Hepsi bir arada olmuyor diyip bağrımıza bastık. Dogum oldu ve eve geldik, bizim kızda arızalar başladı. Alinganliklar, hayalet gibi gezmeler, iyice yavaslik, huzursuzluk. 15. Gunde ben yapamıyorum, uykusuzluğa dayanamıyorum diyerek ayrılmak istedi, ki o güne kadar ya ablam ya annem ya kayınvalidem bizi hiç yalnız birakmayip gece gunduz yardimci olmustu. Bu arkadaşların ayrılmak istemelerini söylemeleri de bir garip, ayrılmak istiyorum demiyor, abla parami alabilir miyim diyor,tabii hayrola diyorsun da ogreniyorsun. Haftasonuna kadar kalabilirim dedi, ayrılmak istediğinde Salı günüydü, gerek yok teşekkürler diyip Çarşamba ayrilabilecegini söyledik. Benim üstümden inanılmaz bir yük kalkti, lohusa halimle huzursuzluk yasamış olmak beni cok yordu. Yolu açık olsun, ama cok huzursuz bir kızcağızdı. 3 gun sonra başka bur Türkmen kadın bulduk, ülkesinde yeni doğan hemsiresiymis, eşi rahatsız olduğu icin para biriktirmek Icin buraya gelmiş. Bebekleri seviyor ama devamlı ne yesem, baklava alın, türkmen martısı yapayim, ben biraz uyuyayım, ben bir cay iceyim modunda. Aile fertleri ile gereksiz samimi olmaya çalışıyor, ornegin mutfakta yemek yapan gorumceme sarılıyor, annelere kızlar ben geldim diye sesleniyor. Ne kadar mesafe koysak da bir turlu anlamıyor. Ha bir de sulu yemekleri elle yeme mevzusu var ki, ne kadar uyarsam da bir bakıyorum aynı şeyi yapıyor; dışarı çıktığımızda bana marketlerdeki dondurma dolaplarını işaret edip (2 yasında cocuk bir şey istediğinde nasıl işaret ederse) dondurma istiyordu, alıyordum tabii ki, helal hoş olsun; ama 45 yasında cocuklarınıza bakan bir kadının bu tür çocuksu hareketleri cok sinir bozucu oluyor. Bu ikinci kadına devamlı ne yapacagını söylüyorduk, kendi kendine hiç kalkıp, birşeylerde yaptığını görmedim. Devamlı birinin ne yapacagini söylemek zorunda olmak cok zor, hele de lohusa Icin Sinir bozucu. Cocuk kucağında 40 günlük olmamış, sapirt diye bir ses, efendim cocuğu öpüyormus, hop dedim tabii, daha ben öpmemisim öyle cocuğumu küçük diye. Beslendikten 15 dk sonra bebeklerin altını kontrol et diyorum, unutuyormuş, ben burada olduğumdan ici rahatmis, yalnız olsa bakarmış. Bebeklerle ve benle devamlı turkmence konuşuyor, türkce bildigi halde, efendim turkmenceyi unutmak istemiyormuş da ondan. Sonunda dayanamadım ve yeni bir yardimci bulmadan yolladim. Sonra ben artık kesinlikle Türkmen ve Özbek ya da başka bir millet istemiyorum evimde dedim, Türk bir bakici aramaya giriştik, bu sefer daha profesyonel bir ajans üzerinden, üç özgeçmiş yolladılar istedigim profile uyan, ikisiyle telefonda görüştük yazlıkta olduğumuz için. Şehirdisinda yaşayan icime daha cok sinince, haydi deneyelim dedik. Şimdi bir aydır beraberiz: temiz, düzenli ve akıllı bir kiz. Cocukları sevdi, hatta gecen gün bebeklerin ütüsünü yaparken ya bana bir şey olursa onlara kim bakar diye ağlamış, bunu bana anlatırken de gözleri doldu taştı. Durum normal degil ama en azından cocukları sevdiği için mutluyum. Tabii ki ufak tefek seyler olmuyor degil, ama cocukların mutluluğu ve huzuru için tercihler yapıyor insan. Türk bakıcılar daha pahalı ama bence değiyor.Türkmen ya da Özbek bakıcılarından cok memnun olan arkadaslarım da var, ama bana denk gelenler böyleydi, bir daha deneyecek gücüm kalmamıştı. Hep bağımsız olan ben simdi neden bu duruma katlanıyorum: bebeklerden biri beklerken aglamasin, evin temizliği ve düzeni aynen devam etsin, esim uyuyabilsin ki işinde verimli olsun, ben daha fazla uyuyabileyim ki sütüm artsin, annelere yük olmayalım diye. Ailenizden olmayan birinin, hele ki yeni tanımadığınız, cocuklarınızı kucaklaması,beslemesi, altını değiştirmesini kabullenmek cok zor, bana zor geldi. Her saniye saf sevgiyi almaları gerektiğini düşünüyorsunuz.

10 Ağustos 2013 Cumartesi

Biryere gitmek

Bir yerden başka bir yere gitmek her zaman olaylı oluyor. Once zaman bulup goturulecekleri hazır etmek gerekiyor, öncelikle yolda gerekenler çantası lazim,bunun icinde sıcak su olan termos -babyjem in yarım litrelik sıvı alan modeli- mama kutusu, biberonlar, ağız silme bezleri,omuz örtüleri,ıslak mendil, alt açma bezi ve bez, yedek emzikler oluyor. Bayramda yardımcımız izinli olduğu için benim ailemin yanına geldik, adada yaşiyorlar, eşyaları kapıya kadar araba ile taşınamadık, adada araba yasak. Eşim beni, bebekleri ve eşyaları iskeleye bırakıp arabayı parkre edip sonra da eşyaları vapura taşıdı. Park yatak başlı başına bir ağırlık, 10-12 kg civarı.Kraft in büyük model nir park yatağını kullanıyoruz, sonra ikizlerin uzerine yattığı reflü yastıkları- bunlar cok hafif ama boyutları sebebi ile yer tutuyorlar. Sonra bir çantada kaldığımız sure boyunca giyecekleri kıyafetler, ağız bezleri ve önlükler, havluları ve mermerşahiler. Tüm bu malzemeleri kendi diktiğim pamuklu çantalara ve English Home mağazalarından aldığım beyaz pamuklu bez çantalara yerleştiriyorum. Sonra bir yerde şişme emzirme yastığım, bebeklerin ilaçları, sampuanlari, Ates ölçme aleti. Bu kadar eşya varken sut sagma makinamı yük etmeyeyim dedim,murphy gene is basına gecti, ve emzirmesinin zamanlarda dolan ve akması gereken göğüsler bende şişiyor ve akamiyor, ağrı yapıyor, bu durumlarda makina ise yariyordu. Eczanede tesadüfen nuk un Manuel ve bisiklet kornasina benzeyen pompasına rastladım, 9tl. Aldım, hemen kaynatip sterlize ettim, ama göğüs öyle bir tıkanmış ki, ne o çözdü, ne sıcak duş ne de ikizleri emzirmek. Bu arada musluk suyu ile degil içme suyu ile kaynatiyorum, çünkü musluk suyu beyaz tozlu bir tabaka bırakıyor kaynattiklarinizin yüzeyinde. Eşyalarımızı buyuk sırt çantalarına koydum, çünkü bir de valizi çekmek mümkün degil.4 günlüğüne gelmiştik, ama bu kadar eşya tasimisken biraz daha kalacağız, cocuklar ada havası alsınlar.

8 Ağustos 2013 Perşembe

Anne sütü mevzulari

Emzirme ve sütun yetmesi konusunu hamileyken cok düşünmemiştim, İkizlere sütüm yetmezse kaygısı taşımıyordum, zaten o an anne rahmindeki bebeğin saglıgına odaklanıyor sanırım anne.
Bebekler ilk zamanlarda emerken cok çabuk yoruluyorlar, çeneleri o kadar  güçlü olmadıgı icin biraz emip uykuya dalıyorlar, ama hızla gelişiyor bu yetenekleri. Benim doktorum da ikiz babası, yorgunluğun cok olacağı icin sütün bol bol olmaz dedi, su anda gündemin bu olduğu icin cok takarsın anne sutu mevzusunu, sonra takmayacaksın kafana dedi. Ben yine de elimden gelen herseyi yapma taraftarıyım, ben yapayım olmuyorsa yine olmaz, ne yapayım. Uyuduğum zamanlarda sütüm artıyor, ama yine de mama destegi olmadan olmuyor. En basından beri mama takviyesi ile gidiyoruz. Once emziriyorum, sonrasında mama veriyorum. Sütun miktarına gore içtikleri mama miktari degisiyor.
Aralarda ve gecelerde sütümü sağıyorum, süt arz-talep meselesi olduğu Icin, talebi arttırıyorum ki arz da artsin. Süt sagma makinam ameda lactaline personal;
 memnunum makinadan, yine de denemek icin hastane tipi bir süt sagma makinası kiraladim, medela marka. Dogum yaptıgım hastanede kullandığımın aynısı. Steril parçaları ayrıca satın aliyorsunuz. Medela hastane tipi de iyi bir makina, ama taşıması zor. Steril parçalar bir 50 tl, aylık kira 80 tl, satın alayım deseniz fiyatı 2000 tlnin üzerinde. Ameda ise 250 tl civarı. Bebek gibi çekmiyor sanırım hiçbiri, bir kitapta 90cc sagiyorsaniz, bebek göğsünüzden 120cc çekebilir diye okumuştum.

Dogum çantamda biberonun yoktu, drbrown un gaz önleyici cam biberonlarindan almıştım fakat evdeydi, hastanede aynı markanın plastik biberonarindan kullandılar, doğumdan sonra bebeklerin şekeri düşünce hemen mama vermişler, ben ağır narkozun etkisindeydim. Sonra medela nin calma model biberonunu buldum, bebek çekmezse vermiyor sütü, aslında anne sütü icin tasarlanmış, ama mama icin kullananların tecrubelerini okuyunca bunun icin de kullanmaya karar verdim, bu biberonla aynı anne memesinde olduğu gibi bebek çekmezse süt yok, yani diger biberonlarda olduğu gibi bebek kolaya alismiyor. Kız daha kolay alıştı ama erkek zorlandı, bu ürünü bilseydim en basından beri kullanirdim.. Mama icin kullananların yazdığına gore zamanla başlığı bozulabiliyormus, varsın bozulsun yenisini alırım dedim. Neden bu ürünü tercih ettin derseniz: biberonun kolay ve kendinden akışına alışıp memeyi bırakmasınlar diye. Medela calma nin fiyatı 50 tl civarı, diger biberonlardan cok daha pahalı, ama değer diye dusunuyorum.

Son olarak medela sns diye bir ürün buldum ve aldım, bu da kendi basına bir yazı konusu olacak bir ürün, detaylarını anlatacağım.
Bir Dr un yazısında okuduğuma gore 100 ikiz annesinden sadece 3 ünün sütü ikizlere yetermiş, ben Web'de böyle süper annelere rastladım, emzirme kampı yaparak, yani bir kac gun mama vermeden bebek hik dese emzirip onun dısında sadece yemek ve uyuma ile sütünü arttıranlar da var. Ben hik dese emzirmeyi devamlı uyguluyorum da, saat 5 te öğlen yemeği yiyebildigim oluyor. Bol sıvı icmek onemli, ben icebiliyor muydum bilmiyorum, sanırım bu kısımda biraz zayıfım.
Süt yapıcı gidalarla ilgili deneyimlerimi ayrı bir yazıda paylaşacağım.Şimdilik paylaşacaklarım bunlar, sabah 6 ve kızımı emzirmeyi tamamlayıp, oğlumun gazını çıkarmam gerekiyor. Ben annem rahtsizlandigi icin cok az süre anne sütü emebilmişim, annem hala üzülür.Belki de bu sebeple bayağı bir taktım bu meseleye, oluruna bırakmıyorum zorluyorum.

Başlarken...

14 mayis 2013 tarihinde hayatimiz bir hayli degisti, hos hamilelik de buyuk bir degisimdi; hele de ikiz hamileligi.
Bebeklerimizle 3 ayımızı doldurmak uzereyiz, daha once yazmadım çünkü hamileyken araştırıp okuyordum, bebekler gelince de okumaya devam ettim ve su anda deneyimliyorum, yasıyorum, öğreniyorum, yanılıyorum, keşfediyorum....
İkiz bebek olmanın getirdiği sinerji ile iki degil üç bebek bakıyor gibi oluyorsunuz. Bazı ikiz anneleri ilk günden beri yalnız bakmışlar ikizlerine, cok zor, imkansıza yakını başarmışlar,ellerinden öpmek lazim. Simdi ben yalnız bakmayı denesem bakarım ama nasıl: hiç uyumam ve zaten ikize yetmesi mümkün olmayan sütüm iyice azalır, ikizlerden biri beklemek zorunda kalır ve daha cok ağlar, ev alır basını gider, düzen ve temizlik kalmaz. E simdi ben kendimi biliyorum, bunların birinde bir aksilik olsa mutsuz olurum, o mutsuzluğum da bebekleri ve esimi etkiler. Bu sebeple yatılı bir yardımcımız var, bunla ilgili paylaşacağım deneyimlerim ayrı bir yazı konusu.
Bugünki aklım olsa ikiz bakimi icin pratik tum teknikleri öğreten bir kurs varsa bulur giderdim, ama hamileliğin son zamanlarında degil, çünkü Koccaman olmuştu karnım, zor olurdu;) Daha onceden cocuğu olan Icin eminim daha kolay olur, ama bugüne kadar sadece çalışmış, gezmiş, kendini hobilerine vermiş ve bebek bakımından anlamayan ben icin Öğrenme süreci biraz daha cetrefilli oluyor. Bizim ikizlerimizin yanında bu bahar görümcemin kizi ve ablamın torun da olunca ailemiz bebeklendi, Guzel bir bilgi paylaşımı oluyor.
Uzun lafın kısası yazmaya karar verdim ki, benim gibi deneyimsiz ikiz anneleri yaşadıkları sıkıntıların ortak olduğunu bilsinler ve bir çözüm bulduysam faydalansınlar; ben online da olsa sosyal hayat icinde kendime bir yer bulayım, diger anne ve kadınlarla paylasabileceklerimi paylasayim, uzun geceler de alisveris sitelerinde gezmenin yanında bütçeme daha az zarar verecek bir şey yapayım. İkiz annelerin lolarının bana cok faydası oldu, hatta bazı yazıları oncen görseydim dediklerim oldu. Umarım ben de bu blog vasıtasıyla öğrenmeye ve paylaşmaya devam ederim.
Bu arada ikilerimiz bir kiz bir erkek.